ana sayfa
türkü sözleri
türkü notaları
türkü hikayeleri
gönül verenler
bağlama-nota
ozanlarımız
halk müziği
konser-tv
kitaplık
yazılar
sözlük
arşiv
linklerimiz
görüşleriniz
site içinde ara

Güncellemelerden haberdar olmak için
e-mail listemize üye olunuz. 

İsim: 
E-mail: 
            

  

Kul Himmet Üstadım Şiirleri 3


Kurbanlık koyunda geldi meydana

Kurbanlık koyunda geldi meydana
Önünce delili Cebrail deyü
Ol güzelce koçtan haberin alan
Hakk'a kurban oldu İsmail deyü

Dört kimse kurbanı yerinden alan
Götürüp meydanda duaya duran
Zâkirin zikrine Düvazdeh İmam
Okuyup da alan gerçek er deyü

Tekbirini al da bıçağını vur
Eksik yerin koma hizmetini gör
Boğazla keşküle kanın öyle ser
Zira Hak sırdadır can da sır deyü

Arala postundan getir meydana
Hasan Hüseyn ile Zeynel'e cana
Bakır ile bile girdik kazana
Kaynadık yine de olduk hal deyü

Cafer ilmi hikmet kitabın okur
Bülbül gülistanın dalında şakır
Bağ-ı Arafat'ta bir delil yatur
Müminler aynası şevki nûr deyü

Musa-i Kâzımdır lokmayı sunan
Taki ile Naki nûş edip kanan
Hasan Askeri'dir irfana gelen
Mehdi şu cihanda oldu sır deyü

Amel eyle ol kurbanın işinde
Hesap onun yüreğinde döşünde
Ehl-i cemaat irfan kor başında
Saki çağırır ki kadeh sun deyü

Kul Himmet Üstadım gerçek velisin
Doluyu sunansın pîrîm Ali'sin
Rehbere armağan eder birisin
Rehberin serdiği sofradır deyü...>>


Kusurum çok idi yoluma geldi

Kusurum çok idi yoluma geldi
Bağışla günahım mürvet ya Ali
Aradığım kazanç hep beni buldu
Bağışla günahım mürvet ya Ali

Günahlara kalmaz kerem-kânısın
Hayır eyleyensin mürvet ganisin
On sekiz bin âlem sultanı sensin
Bağışla günahım mürvet ya Ali

Kul olanın günahları çok olur
Arar da derdinin dermanın bulur
Varır bir gerçekten haberin alır
Bağışla günahım mürvet ya Ali

Hint'te Muhammed'in carına yeten
Hasan Hüseyin'in elini tutan
Zeynel ile Bakır zindanda yatan
Bağışla günahım mürvet ya Ali

İmam Cafer imiş dünyayı buran
Kâzım Musa Rıza yoluna giden
Taki Naki Askeri'ye niyaz eden
Bağışla günahım mürvet ya Ali

İmamlar dergâhı bir doğru yoldur
Hak Muhammed Mehdi sen bizi güldür
Şahı Merdan derler tuttuğum eldir
Bağışla günahım mürvet ya Ali

Kul Himmet Üstadım halime bakın
Ayırma katan katara takın
Mürvet erler carımıza tez yetin
Bağışla günahım mürvet ya Ali...>>


Leylâ'm Leylâ'm der de daim ağlarsın

Leylâ'm Leylâ'm der de daim ağlarsın
Mecnun'un durduğu pınar sen misin
Kavuşturamazsın nesin beklersin
Mecnun'un durduğu pınar sen misin

Mecnun'u sen çok bekledin durdun mu
Gelene geçene haber sordun mu
Ezelden dertliyim deşme dedin mi
Mecnun'un durduğu pınar sen misin

Yolumuz uğradı bir hoş çöllere
Güzel sevdik diye düştük dillere
Garip bülbül öter oldu bağlara
Mecnun'un durduğu pınar sen misin

Bu pınar Ali'dir artıp çağlayan
O Leylâ'nın yollarını bağlayan
Leylâ gelir deyu Mecnun'u eğleyen
Mecnun'un durduğu pınar sen misin

Mecnunla bile bu pınarda kalan
Ferhat ile bile kayayı delen
Leylâ'sın bulmadan Leylâ'yı bulan
Mecnun'un durduğu pınar sen misin

O nasıl pınardır üç ağzı vardır
Üç lezzeti vardır üç tadı vardır
Hak Muhammed Ali üstadı vardır
Mecnun'un durduğu pınar sen misin

Kul Himmet Üstadım bakın hoşuna
Mim duası yazılmıştır kaşına
Ali Muhammed'tir bakın işine
Mecnun'un durduğu pınar sen misin...>>


Mansur ile dara durduğum zaman

Mansur ile dara durduğum zaman
01 zaman konuştum üstadımınan
Pîrin divanına geldiğim zaman
Çok gezdim danıştım üstadımınan

Cebrail de cevlan kurup dönünce
Çevrinip kaldırdı nura konunca
Şah-ı Merdan bize dolu sunuca
Cür'asından içtim üstadımınan

Haramilik ettim belde oturdum
İki elim kızıl kana batırdım
Bezirgan vurdum da metan getirdim
Cevahir bölüştüm üstadımınan

Yusuf ile kuyulara atıldım
Yunus ile deryalara katıldım
Esir diye bir pazarda satıldım
Mısır'da buluştum üstadımınan

Hak Muhammed Ali dilimde virdim
Günbegün artıyor onulmaz derdim
Mansur'un durduğu darı da gördüm
Çözüp ağzım açtım üstadımınan

Halil Peygamberi nâra attılar
Mancınığın gökyüzüne tuttular
01 kâfir şehrinde neler ettiler
Çimene karıştım üstadımınan

Bir âyet var Fatm'Ana'nın saçında
Gören kâfir donuverdi haçında
Çok güldüm oynadım Çin ü Maçin'de
Bile kondum göçtüm üstadımınan

Hak Muhammed Ali sevgili dostum
Yağmur ile yağdım yel ile estim
Ferhat ile bile kayalar kestim
Dağlarda buluştum üstadımınan

Bölük bölük nur bulaşmış yüzüne
Ağlayı ağlayı düştüm izine
Hızır ile girdim mil denizine
Bedkânını içtim üstadımınan

Şah-ı Merdan bize dolu sunalı
Cafer ile bile içip kanalı
Bir divan söyledim on bir haneli
On ikiye yettim üstadımınan

Kul Himmet Üstadım tuttuk damanı
Orda bir eyledik ahdi amam
Çok gezdim dolandım Hind'i Yemen'i
Sevdalara düştüm üstadımınan...>>


Mekke ile Medine'de oturan

Mekke ile Medine'de oturan
Seher vakti Kara Pirbat sen eriş
Toplan gözetip gülle çeviren
Seher vakti Kara Pirbat sen eriş

Selman Dedem eyek (?) saldı götürdü
Elman Dede'm muradına yetürdü
Üçyüz yıllık yerden haber getürdü
Seher vakti Kara Pirbat sen eriş

Bayraklar çekildi sancak dikildi
Pîrim destur verdi yer gök şad oldu
On iki irenkten metah dokundu
Seher vakti Kara Pirbat sen eriş

Ağdağ erenleri cümleden ulu
Muradımız versin Muhammed Ali
Ona hizmet eylen on iki veli
Seher vakti Kara Pirbat sen eriş

Kul Himmet Üstadım derdini dilden
Ben ikrar vermişim dönmem bu yoldan
On'ki imamların geldiği yerden
Seher vakti Kara Pirbat sen eriş...>>


Miraç Kapısı'nda Yedikule'de

Miraç Kapısı'nda Yedikule'de
Muhammed'i gördüm yâr Ali ile
Çok hikmetler vardır arşı âlâda
Önünce Kanber'i var Ali ile

Gezer dolaşırım Hacı Bektaş'ı
Fatma Ana şu âlemin güneşi
Eleste gülünden gönlümün cuşu
Sevdası serimde bir Ali ile

Dergâha çekilir yol vara vara
Gelin sığınalım Gani Settar'a
Bağdat'ta Mansur'u çektiler dara
Mansur da iniler dar Ali ile

Dolap dost dedi de indi ırmağa
Kâmil arif gerek buna ermeğe
Hasan Hüseyin'e bir su vermeğe
Dolap da iniler zâr Ali ile

İmam Zeynel zindanında oturmuş
Bâkır'ı Cafer'i ele getirmiş
Üç yüz yılda bir top nergiz bitirmiş
Selman'ın çiğninde pîr Ali ile

Kâzım Musa Rıza ağlatma bizi
Taki Naki Asker gözetir sizi
Eczanede gördüm şemsi nur yüzü
Ahd ile peymanı var Ali ile

Kul Himmet Üstadım sen binler yaşa
Müşteriler baha vermez kumaşa
Mehdi Dede'm gelse olur temaşa
İsrafil'i çalar sur Ali ile...>>


Muhammed Ali'den sünnet oldular

Muhammed Ali'den sünnet oldular
Muhammed'i seven salâvat versin
Onlar Muhammed'e ümmet oldular
Muhammed'i seven salâvat versin

Şeriatin şartı kaçtır dediler
Vacibin bilenler beştir dediler
Gusülün farzına üçtür dediler
Muhammed'i seven salâvat versin

Abdestin farzına dörttür dediler
Bunu bilenlere merttir dediler
İk'ellerin bileklerin yudular
Muhammed'i seven salâvat versin

Yatsı namazına doğru varalım
Bin seksen vitr vacip anda görelim
Üç avretin beş eri var bilelim
Muhammed'i seven salâvat versin

Kul Himmet Üstadım Amentübillâh
Eğer inanmazsan işte Bismillah
Evvel âhir lâ ilahe illallah
Muhammed'i seven salâvat versin...>>


Muhammed Ali'nin yolun gözlerim

Muhammed Ali'nin yolun gözlerim
Odur elâ gözlü sultanım benim
Bektaşi Veli'nin izin izlerim
Odur elâ gözlü sultanım benim

Cebrail cennette sordu ahvali
Bu bir kadim yoldur öteden beri
Biri Ali'nin Düldül'ü biri Kanber'i
Odur elâ gözlü sultanım benim

Hasan Hüseyin'e ağlar gezerim
Akar çeşmim yaşı çağlar gezerim
Zeynel Bakır Cafer'dedir nazarım
Odur elâ gözlü sultanım benim

Kâzım Musa Inza'dır katarım
Taki Naki Askeri'ye yeterim
Mehdi-i Resul'ün peşin tutarım
Odur elâ gözlü sultanım benim

Kul Himmet Üstadım aklım başımda
Gündüz hayalimde gece düşümde
Selman'ın çiğninde çocuk yaşında
Odur elâ gözlü sultanım benim...>>


Muhammed Ali'ye malum her işler

Muhammed Ali'ye malum her işler
Sevenler mihmanı Ali'yi sever
Gelin böyle gafil durman kardaşlar
Sevenler mihmanı Ali'yi sever

Mü'minimiz mürşidimiz Ali'dir
Gittiğimiz erenlerin yoludur
Özünü bilenler mihman Ali'dir
Sevenler mihmanı Ali'yi sever

Âşık ile maşuk anda hal olur
Mihman gelir her muhabbet bol olur
Kıl köprüsü sana cadde yol olur
Sevenler mihmanı Ali'yi sever

Muhammed miraçta hem de vezirdir
Şahı Merdan üstümüzde hazırdır
Mihman ile gelen Sultan Hızır'dır
Sevenler mihmanı Ali'yi sever

Kul Himmet Üstadım ey Şah-ı Merdan
Sevdası serimden ayrılmaz her dem
Biz de böyle gördük üstaddan pirden
Sevenler mihmanı Ali'yi sever...>>


Müminin ikrarı ahdi bir gerek

Müminin ikrarı ahdi bir gerek
Yazı mı yazılır buzun üstüne
Fitili yakmağa Kâmil er gerek
Muhabbet kattılar tuzun üstüne

Gerçeklerde olur marifet hüner
Üfürür ateşsiz fitili yanar
Nihan olsun deme yeşil nur konar
Kırkların anası kızın üstüne

Hak nida eylemiş Zühre geline
Nurdan kuşak kuşattılar beline
Kırk yılda bir kere doğup doluna
Muhabbeti bir yıldızın üstüne

Bir kapı açıldı içeri vardım
Bir ayak üstüne kırk saat durdum
Zeynel Âbidin'i sohbette gördüm
İsmini yazdırmış sazın üstüne

Öz evinden ikiliği atarlar
Gevher alırlar da gevher satarlar
Doksan bin er gelmiş semah tutarlar
Ağdağ'ın başında düzün üstünde

Sultan Hacı Bektaş mucizat vermiş
Dahi söz mü olur sözün üstüne

Kul Himmet Üstadım kelâm eyledi
Hak ne buyurduysa anı söyledi .
Birikti kâfirler baskın eyledi
Ali gibi bir şah-bazın ütüne...>>


Müminler bu yola türap olursa

Müminler bu yola türap olursa
Mahrum kalmaz Ali diye çağıran
Darda bunda zulümatta kalırsa
Mahrum kalmaz Ali diye çağıran

Akılbâlik yaşı tende ise de
Hakk'ın hayalleri canda ise de
İk'elleri kızıl kanda ise de
Mahrum kalmaz Ali diye çağıran

Talip on yaşında musahip tuta
Yiğirmide özün gerçeğe kata
Otuzunda vara mürşide yete
Mahrum kalmaz Ali diye çağıran

Kırk yaşında pişkin dese sözünü
Ellisinde türap etse özünü
Altmışında Hakk'a dikse gözünü
Mahrum kalmaz Ali diye çağıran

thlâs talip pîr yolunda olursa
Yetmişinde belâsına durursa
Sekseninde Hak aşkına verirse
Mahrum kalmaz Ali diye çağıran

Kul Himmet Üstadım.......hanını
Doksanında değiştirse donunu
Yüz yaşında Hakk'a verse tenini
Mahrum kalmaz Ali diye çağıran...>>


Ne güzel sevmişim hayli zamandan

Ne güzel sevmişim hayli zamandan
Muhammed Ali'nin havası ile
Çok meta' kaldırdım Hint'ten Yemen'den
Bektaşi Veli'nin devesi ile

Kâtipler hüsnünü yazdı bir zaman
Bahriler ummanda yüzdü bir zaman
Hüseyn âşık oldu gezdi bir zaman
O da Fatm'Ana'nın hevesi ile

Yedi kişi lokma verdi ye deyü
Beyan edip şu sırrını de deyü
Hasan Hüseyin de yandı su deyü
Bir kuyu verdiler kovası ile

Zeynel Bakır müminlerin imanı
Cafer'i Sadık'ın yoktur gümanı
Gezdim seyreyledim Hind'i Yemen'i
O yedi kişinin duası ile

Kazım Musa Rıza bendi coşurdu
Taki Naki Askeri'ye düşürdü
Verdi aşkın küresinde pişirdi
Kavurdular aşkın tavası ile

Mehdi Dede'm geldi girdi düşüme
Sır vermedim yaranıma eşime
Bir kuşcağız mekân tuttu başıma
Cücüğün özledi yuvası ile

Kul Himmet Üstadım artıyor derdim
Şah-ı Merdan Ali dilimde virdim
Şah Necef dağında Ali'yi gördüm
Gezdim Tur dağını ovası ile...>>


Pîr bugün bize geldi

Pîr bugün bize geldi
Gülleri taze geldi
Kanber'in önü sıra
Ali Murtaza geldi

Ali benim mahımdır
Kabe kıblegâhımdır
Miraç'taki Muhammed
Benim padişahımdır

Padişahım yaradan
Okur aktan karadan
Ben pîrden ayrılalı
Yüzyıl geçti aradan

Arayı uzattılar
Yaraya tuz attılar
Fazlaya bir kul geldi
Bedestanda sattılar

Sattılar bedestanda
Ses verir gülistanda
Muhammed'in hatemi
Bergüzar bir arslanda

Arslanda bergüzanm
Sevdasına gezerim
Hep hasretler kavuştu
Ben daha intizarım

İntizarın çekerim
Lebleri bal şekerim
Aşkın ile daima
Gözyaşını dökerim

Dökerim gözyaşını
Gör Mevlâ'nın işini
Keşiş kurban eyledi
Yedi oğlun başını

Keşiş kurban eyledi
Kâfirler kan eyledi
Gökten indi melekler
Yerde figan eyledi

Figan eder melekler
Kabul olsun dilekler
Kâfir bir dert eyledi
O dert beni helakler

Kâfir bir dert eyledi
Melekler vird eyledi
Pirim bir şehir yaptı
Kapısın dört eyledi

Dört eyledi kapısın
Lâ'l ü gevher yapısın
Yezit şehit eyledi
İmamların hepisin

Hasan'a ağu verdiler
Hüseyn'e nice kıydılar
Zeynel ile Bâkır'ı
Bir zindana koydular

Zindandaki ezadır
Cafer yollar gözetir
Cafer'in binbir ismi
Kâzım Musa Rıza'dır

Taki Naki ağladı
Gözü yaşı çağladı
Şah Askeri Mehdi'yi
On ikiye bağladı

On ikidir katarım
Türlü metah satarım
Yüküm lâ'l ü gevherdir
Müşteriye satarım

Satarım müşteriye
Kervan kalkıp yürüye
Cebrail'i eş etti
Cennetteki huriye

Huriye eş eyledi
Hatırın hoş eyledi
Kanat verdi kuluna
Havada kuş eyledi

Kuş eyledi havada
Gezer dağda ovada
El kaldırmış melekler
Saf saf durur duada

El kaldırmış Hakk'ına
İsmi Âzam okuna
İsmi Âzam duası
Tatlı cana dokuna

Dokuna tatlı cana
Ağlarım yana yana
İmamların davası
Kaldı ulu divana

Ulu divan kuruldu
Türlü mahluk derildi
Yezit baskın eyledi
Muhtar orda vuruldu

Muhtara hur dediler
Resul'e nur dediler
Cebrail darbuk çaldı
Ali'ye pîr dediler

Pîr dediler Ali'ye
Hacı Bektaş Veli'ye
Hacı Bektaş tacını
Vurdu Kızıl Deli'ye

Kızıl deli tacımız
Şeyh Ahmet miracımız
Gözcü Karaca Ahmet
Yalıncak duacımız

Kul Himmet Üstadım iz
Onda yoktur yadımız
Şahı Merdan aşkına
Hak vere muradımız...>>


Sabahtan uğradım Sultan Oyuk'a

Sabahtan uğradım Sultan Oyuk'a
Irast geldim şehitlerin beşine
Onda Sultan Hızır düş geldi bana
Yüzüm sürdüm ayağına peşine

Birinin bakışı aklımı aldı
Birisi onulmaz sevdaya saldı
Birinin hayali gönlümde kaldı
Selâm saldım yaranına eşine

Ağlayı ağlayı düştüm izine
Sürmeler çekinmiş elâ gözüne
Kaldır nikabını bakam yüzüne
Mim duası yazılıdır başına

Hani benim elâ gözlü lökerim
Gözlerimden kanlı yaşlar dökerim
Dili şerbet dudakları şekerim
Şeker değmiş dudağına dişine

Kul Himmet Üstadım sırrım saklı mı
Gönül seyyah olmuş gezer iklimi
Üç güzel sevmişim alır aklımı
Çeşit çeşit vala bağlar başına...>>


Sarıkebe güzel keklik alamaz

Sarıkebe güzel keklik alamaz
Yürü şahin isen öne gel öne
Yazı kuşu gül kadirin bilemez
Bülbül isen güle kona gel kona

Aşk ezelden âşıkların yârıdır
Senin aşk dediğin Hakkın nurudur
Ayda yılda gelmek gönül farıdır
Bugün git de yarın yine gel yine

Âşıklar gamlıdır değmen gönüle
Gönül bir güzele düştü beğile
Dolap gibi döne döne inile
Marifet suyuyla yuna gel yuna

Kıyma felek kıyma dahi genç yaşım
Eğer ağlar m'ola yaranım eşim
Sakın ağlamasın bacım kardaşım
Derdimin ortağı ana gel ana

Halil'in yaptığı köye şar isen
Sen de Muhammed'e intizar isen
Eğer âşıklara özge yâr isen
Sualim vermeğe sine gel sine

Kul Himmet Üstadım doğan olmasın
Kelp irakip kastimize yelmesin
Azrail'le tatlı canım almasın
Kendi elin ile ala gel ala...>>


Sevdiğim Allah bir Muhammed Ali

Sevdiğim Allah bir Muhammed Ali
Günahkârım günahımı bağışla
Pîrim hünkâr Hacı Bektaşi Veli
Günahkârım günahımı bağışla

Fatma Ana ile oynadım güldüm
Ağladıkça çeşmim yaşını sildim
Günahkârım sana mürvete geldim
Günahkârım günahımı bağışla

İmam Hasan ile çok yedim içtim
İmam Hüseyin'e derdimi deştim
İmam Zeynel Bakır Cafer'e düştüm
Günahkârım günahımı bağışla

Kâzım Musa Rıza dahi nerdedir
Taki Naki Şah Askeri ordadır
Mehdi mağarada Mansur dardadır
Günahkârım günahımı bağışla

Kul Himmet Üstadım benzim gazelden
Mevlâ'm muradımı vere tez elden
Sana cömert derler ezel ezelden
Günahkârım günahımı bağışla...>>


Seyredüben şu cihana gezenler

Seyredüben şu cihana gezenler
Güğercinik derler sara vardın mı
Hakk'ın ismin okuyuben yazanlar
Güğercinik derler sara vardın mı

..................................... bucaktır

Onda küfür yoktur Müslüman çoktur
Kabe'den aşağı seksen konaktır
Güğercinik derler sara vardın mı

Orda olur güzellerin âlâsı
Hergiz gitmez ellerinin kınası
On'ki imamların Tevhit-hanesi
Güğercinik derler sara vardın mı

Ulu bezirganlar yükün tuttuğu
Türlü metanları alıp sattığı
Hamza Pehlivan'ın güreş tuttuğu
Güğercinik derler sara vardın mı

Kul Himmet Üstadım söyletmen deyü
Pîr elinden aldım içtim doluyu
Onda yatır derler arslan Ali'yi
Güğercinik derler sara vardın mı...>>


Seyrimde bir sara vardım

Seyrimde bir sara vardım
On iki dükkânı vardır
Muhammed Ali'yi gördüm
Ne güzel mekânı vardır

Ali'yi sevdim ezeli
Sevdaya düştüm seveli
Urum'da Bektaşi Veli
Onun yeşil donu vardır

Hasan'a kalındı nazar
Hüseyin okuyup yazar
Yakup ne ağlayıp gezer
Yusuf-i Kenan'ı vardır

Zeynel'e zindanda yol var
Bâkır'ı Cafer'de hal var
Musa-i Kâzım'a yalvar
Göğsünde imanı vardır

Taki'yle Naki gelecek
Şah Askeri'yi bulacak
Mehdi'de kılıç çalacak
İmamların kanı vardır

Kul Himmet Üstadım iren
Yıkık gönlüm evi viran
Kulun kısmetini veren
Âlemin sultanı vardır...>>


Seyyah olup şu âlemi gezerken

Seyyah olup şu âlemi gezerken
Dest edip cihanı gezen geldin mi
Şu garip başımdan aldın aklımı
Aklımı başımdan alan geldin mi

Her ne ister isen açık bazanm
Dost aşkına ben derimi yüzerim
Hayalinde gönül eğler gezerim
Dermansız yaramı saran geldin mi

Aşkın küresinde yüreğim pişti
Korkarım araya engel karıştı
Şahı Merdan Ali geldi yerişti
Gizli sırlarıma eren geldin mi

Naz etme sevdiğim nazın vakti mi
Gönül seyyah eder gezer iklimi
Bir güzel sevmişim alır aklımı
Hemi alıp hemi veren geldin mi

Kul Himmet Üstadım aklımı aldı
Serimi onulmaz sevdaya saldı
Dahi bir kaç sözüm bekaya kaldı
Dünyada ahrette yaran geldin mi...>>


Sofu üç pınarın gözün ararsan

Sofu üç pınarın gözün ararsan
Onu bilen bu cihanı fark eder
Deryadaki kuşun izin ararsan
Onu bilen bu cihanı fark eder

Vardım bir hastaya somadım halin
Başcağızı kabak ayağı yalın
İk'evlat doğurmuş bir erkek gelin
Onu bilen bu cihanı fark eder

İnşallah hayırdır taptığım tapı
Bozulmaz Mevlâ'nın yaptığı yapı
On iki bahçede kırk sekiz kapı
Onu bilen bu cihanı fark eder

Kalem alıp kaşlarını yazmalı
Seyyah olup şu âlemi gezmeli
Bir kuş vardır ayaklan çizmeli
Onu bilen bu cihanı fark eder

Bahçesinde üç tomurcuk gülü var
Kendisi bir amma iki dili var
Memleketi padişahı ili var
Onu bilen bu cihanı fark eder

Kul Himmet Üstadım ol Şahı Merdan
Yine haber geldi gülyüzlü pîrden
Muhammed Ali'nin hatemi nurdan
Onu bilen bu cihanı fark eder...>>


Soyunsam da girsem dostun koynuna

Soyunsam da girsem dostun koynuna
Sinesi sineme düz olur olsun
Zülfün kement etmiş takmış boynuna
Duyar irakipler söz olur olsun

Baharı da erdi dostun ilinin
Yarası sinemde halkın dilinin
S af asın sürmedim Benli Gelin'in
Dursun simden sonra kız olur olsun

Yaylasın yayladım pare karınan
Bir selâm yolladım intizarınan
Dermedim gülünü bahar yazman
Dursun simden sonra güz olur olsun

Sefil Mecnun buldu m'ola Leylâ'sın
Aşk ile ma'naya kansın boylasın
Yâr gelsin yâreme melhem eylesin
İsterse yalman tuz olur olsun

Kul Himmet Üstadım hayal düşünen
Bir dahi uğradım boran kısman
İrakibin derdi doksan taşınan
On daha vursun da yüz olur olsun...>>


Süzülüp güvercin donunda gelen

Süzülüp güvercin donunda gelen
Doksan bin erlerin nasibin veren
Dan çeç üstünde namazın kılan
Hak der yalvarırım Hacı Bektaş'a

Güvercin donunda çıkmış oturan
Eksik işin tamamını yetiren
Kara taşı hamur diye yuğuran
Hak der yalvarırım Hacı Bektaş'a

Saat tutup kara taşı kaldıran
Mucizatın cümle yana bildiren
Çift öküzü bir kazana dolduran
Hak der yalvarırım Hacı Bektaş'a

Gözlü pınarların çağlayıp akar
Seksen bin evliya delilin yakar
Doksan bin evliya gülbankın çeker
Hak der yalvarırım Hacı Bektaş'a

Ağzının ataşı çıkar meşeden
Odalara geyik postu döşeden
Al'Osman oğluna kılıç kuşadan
Hak der yalvarırım Hacı Bektaş'a

Kul Himmet Üstadım bir pîr nefesi
Cihana kâr eder ya onun sesi
Doksan bin erlerin Serçeşme başı
Hak der yalvarırım Hacı Bektaş'a...>>


Şu cihanın binasını kuralı

Şu cihanın binasını kuralı
Ali'm padişahtır Selman lalası
Server Muhammed'in yüzün göreli
Ali'm padişahtır Selman lalası

Miraç kapısına bir arslan geldi
Hamletti Habib'in hatemin aldı
Eyüb'ü onulmaz dertlere saldı
Ali'm padişahtır Selman lalası

..................dağı taşı dolaşsın

Şehit düşüp alkanlara bulaşsın
Bun gününde gelenlere ulaşsın
Ali'm padişahtır Selman lalası

Yusuf i Kenan'ı özge yâr eden
Yakub'u ağlatıp intizar eden
Bağdat'ta Mansur'un yerin dar eden
Ali'm padişahtır Selman lalası

İmam Hasan ile bî-mekân olan
Şah Hüseyin ile nur dükkân olan
Âşıklar içinde cismi can olan
Ali'm padişahtır Selman lalası

İmam Zeynel zindanlardır durağım
Bâkır'ı sevmeyen candan ırağım
İmam Cafer yaksın şemsi çırağım
Ali'm padişahtır Selman lalası

Kâzım Musa Rıza emri Huda'nın
Taki Naki Asker Mehdi Dede'nin
Vere muradını sefil gedanın
Ali'm padişahtır Selman lalası

Kul Himmet Üstadım işim gam idi
On'ki imam bu yareye em idi
O cihanın bu cihanın ümidi
Ali'm padişahtır Selman lalası...>>


Şu yetmiş ikiden ayır özünü

Şu yetmiş ikiden ayır özünü
Şu yetmiş ikiye katar hal seni
Bâtıla çekerler Hakk'ın sözünü
Hakk'ı vird etmeğe koymaz el seni

Seyyah olur ilden ile düşersin
Marifette külli hale düşersin
Hakikat suyunda göle düşersin
Çalkalanır mısmıl eder göl seni

Hakk'ın buyruğunu tutmazsan eğer
Ölüm var dünyada duymadın meğer
Eser bir ruzigâr dalganı döğer
Nuh tufanı derler atar yel seni

Hak mahrum çıkarmaz emek çekeni
Kuduretten bezetmişler dükkânı
Bülbül de gül için kocar dikeni
Muhammed'e kavuşturur gül seni

Kul Himmet Üstadım ede bilirsen
Şahin katarını yede bilirsen
Ali'nin yoluna gidebilirsen
O dergaha ulaştırır yel seni...>>


Tâ ezelden kuruludur binası

Tâ ezelden kuruludur binası
Sağrı Çamlık derler pîre gelmişim
Muhammed Ali'nin tevhithanesi
Açılmadık gizli sırra gelmişim

Bektaşi Veli'den verildi selâ
Fatıma Hatice âlâdır âlâ
Sultan Oyuk kendi beş şehit ile
Öyle bir sevgili yâre gelmişim

Hasan Hüseyin de yandı su diye
Zeynel'i Bâkır'ı bulduk Hû diye
Cafer'i Sadık'ın darı bu diye
Urganım boynumda dara gelmişim

Kâzım Musa Inza'dan demim var
Taki Naki Askeri'den umum var
Mehdi-i Resulden başka kimim var
İmamları sora sora gelmişim

İsrafil gelince surlar çalınır
Bir Zühre yıldızı doğar dolunur
Ali'nin alnında hazır bulunur
Beytullah üstünde nura gelmişim

Yedi kişi sürer irfan yolunu
Abdalların giyer hırka şalını
Ala çöve ile vâde yelini
Ezelden ganidir cara gelmişim

Kul Himmet Üstadım sırrın söyleme
Geçitsiz ummanı geçip boylama
Bizi dergâhından mahrum eyleme
Elim kandır yüzüm kara gelmişim...>>


Bu bölümde toplam 84 adet Kul Himmet Üstadım şiiri bulunmaktadır.

1 2 3 4

 

 



anasayfa l notalar l sözler l bağlama l hikayeler l gönül verenler
halk müziği l ozanlar l yazılar l kitaplık l konser-tv l linklerimiz l görüşleriniz

Herhangi bir konuda yazışmak için: turkuler@turkuler.com